Karacadağ’da Elektrik Krizi: Çiftçiler Mağdur

Karacadağ bölgesinde yaşayan çiftçiler, uzun süren elektrik ve su kesintileri nedeniyle tarımsal faaliyetlerini sürdüremiyor. Bölge halkının büyük bir kısmı mevsimlik işçi olarak batıya giderken, geride kalanlar ise, yaşanan sorunlar nedeniyle temel ihtiyaçlardan mahrum kalarak, yaşamaya çalışıyor. Bölge halkı, yetkililerin acilen harekete geçmesini istiyor.

Şeniz Eken

Şanlıurfa’nın Siverek ilçesine bağlı Karacadağ bölgesi, uzun süredir devam eden elektrik ve su kesintileriyle gündemde. Bölge, yaklaşık 100.000 nüfusu ve kırsal yerleşim yapısıyla tarıma dayalı bir ekonomi yürütüyor. Ancak elektrik kesintileri ve içme suyu sorunları, tarım faaliyetlerini aksatıyor, günlük yaşamı zorlaştırıyor. Son dönemde medyada yer alan haberler, bölge sakinlerinin defalarca Dicle Elektrik Dağıtım AŞ (DEDAŞ) yetkililerine başvurmasına rağmen sorunların çözülmediğini gösteriyor.

Elektrik Kesintileri Tarımı ve Günlük Yaşamı Aksatıyor

Karacadağ Mahallesi’nde yaşayan çiftçi Aydın Sımaklı, elektrik kesintilerinin tarımsal faaliyetleri durma noktasına getirdiğini ifade ediyor:

“Hayvanlarımızı sulayamıyoruz, ağaçlarımızı sulayamıyoruz. Geçen sefer trafo arızası nedeniyle üç-dört gün boyunca elektrik verilmedi. Ürünlerimizi satamıyoruz, fiyatlar geçen senenin seviyesinde kaldı. Elektrik temel bir ihtiyaçtır; enerji bir haktır. Biz artık bunu dile getirmekten çekiniyoruz.”

İçme suyu temininde de elektrik kesintilerine bağlı olarak, aksaklıklar yaşandığını belirten Sımaklı, “İçme sularımızda sorun oluyor. İnsanlar mecburen kovalarla başka noktalardan su taşımak zorunda kalıyor. Hayvanları da aynı şekilde sulamak zorundayız. 21. Yüzyılda insanların temel ihtiyaçlarından mahrum kalması çok üzücü” dedi.

Sımaklı, çözümün önündeki engellere de dikkat çekerek, DEDAŞ’ın keyfi uygulamalarla halkı mağdur ettiğini savundu:

“Bizi, bölgede kaçak elektrik olduğu iddiasıyla topluca cezalandırıyorlar. Mesela sezon başında gelip trafolarımızın saatlerini kendileri açıyor, sezon bitince de yine kendileri kapatıyor. Bir lira borcumuz kalmasa bile bazen desteklemelerimize el koyuyor, ipotek koyuyor. Biz her zaman borcumuzu sıfırlıyoruz, ama buna rağmen aynı sorunlar her yıl tekrar ediyor.”

Mevsimlik işçiler ve ekonomik durum

Elektrik kesintilerinin bölge genelinde geniş bir etki yarattığını anlatan Sımaklı, “Karabahçe’den Siverek’e kadar hemen hemen tüm bölgede kesintiler oluyor. Bazen bir tarafa elektrik veriliyor, diğer tarafta kesiliyor. İstanbul’da böyle bir durum yaşandığında hemen düzeltilebiliyorken, burada hiçbir şey çözüme kavuşmuyor ve bizler sürekli sorun yaşıyoruz. Bu, 100.000 nüfuslu bir bölge için kabul edilemez” diye konuştu.

Bölgedeki ekonomik koşullara da değinen Sımaklı, “Bölge halkının yaklaşık yüzde 80’i fındığa gidiyor, mevsimlik işçi olarak Mersine, batıya gidiyor. Burada kalan yüzde 20 ise, beş dönüm tarlasına, birkaç hayvana bakmak zorunda. Eğer elektrik ve suya ulaşamıyorsak bu, sadece tarımı değil, yaşamı da tehdit ediyor” dedi.

Sımaklı, elektrik ve suyun insanların en temel hakları olduğunu vurgulayarak yetkililere çağrıda bulundu:

“Urfa’dan vekiller ve yetkililer gelip halkın yanında durmalı. Masa başında oturmakla iş çözülmüyor. Burada yaşayan insanlar var ve en temel ihtiyaçlarından mahrum bırakılmaları kabul edilemez. Yani bunların çözülmesi gerekiyor. Sorun bizde ya da onlarda olabilir ama bu kadar insanın bağlı olduğu bir bölgede insanlar bazen ciddi sağlık sorunları yaşıyor. Diyaliz makinesine bağlı olanlar olabiliyor ya da hastalar ilaçlarını dolaplarda muhafaza edemiyor. Sorunun bir an önce çözülmesi gerekiyor; biz elimizden geleni yapıyoruz, yetkililer de destek olmalı.”