Sur Ajans Medya Hizmetleri

DEM Parti’nin, Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat 2025’te yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” doğrultusunda başlattığı “Demokratik Toplum Buluşmaları” Diyarbakır’da yoğun ilgiyle devam ediyor. Temmuz sonuna kadar 2 binin üzerinde yapılması planlanan halk toplantılarının 80’i Diyarbakır’da tamamlandı. Toplantılarda halk süreci tartışıyor, önerilerini paylaşıyor ve demokratik çözüm yolları üzerine görüş bildiriyor.

DEM Parti tarafından yürütülen buluşmalarda, kentteki sivil toplum örgütleri, meslek odaları, dernekler ve yurttaşlar sürece doğrudan dahil oluyor. Toplantılarda Abdullah Öcalan’ın çağrısı okunuyor, demokratik siyasetin izlemesi gereken yol üzerine halkın soruları yanıtlanıyor, öneriler kayıt altına alınıyor.

Halk toplantılarını organize eden Örgütlenme Koordinasyonu içerisinde yer alan Aziz Özkan, halkın süreci sahiplendiğini ancak devletin yaklaşımına dair ciddi kaygılar taşıdığını vurguladı. Özkan, “Amacımız barış mücadelesini onurlu bir barışa dönüştürmek. Toplumun önerilerini topluyor, süreci raporlaştırıyoruz” dedi.

Toplumun barış sürecine olan ilgisinin yüksek olduğunu belirten Özkan, “Devletin adım atmaması kaygı yaratıyor. İktidarın süreci barış mücadelesinden çıkarıp kendi çıkarına yönlendireceği konusunda halkta endişe var. Bu nedenle halkın süreci sahiplenmesi kritik. Sahiplenilmezse, kaygılar gerçeğe dönüşebilir” ifadelerini kullandı.

Toplantılarda en fazla dile getirilen taleplerin başında anadilde eğitim, savaş uçaklarının Diyarbakır semalarında uçmaması, siyasi tutsakların serbest bırakılması yer aldı. Özellikle hasta mahpuslar için, “müzakereye bile gerek duyulmadan tahliye edilmeli” yönünde ortak bir talep oluştuğu belirtildi.

Toplantılara katılan yurttaşlardan Hacire Alkan, devletin Öcalan’ın çağrısına halen karşılık vermediğini eleştirerek, “Biz Kürdüz, varız. Ölene kadar var olduğumuzu söyleyeceğiz” dedi.

Hasan Orak ise, “Öcalan’ın söyledikleri yüzde yüz doğru. Kürtler onun çizgisiyle yürürse başarır” derken; Mehmet Mehdi Hoşer ise halkın bilinçlendiğini vurguladı: “Bu halk artık yüz yıl önceki halk değil. Bilgili, uyanık ve örgütlü. Süreçten umutluyuz.”

Örgütlenmenin önemine dikkat çeken Mücahit Ekdi, “Toplantılar sayesinde ne istendiğini daha iyi anlıyoruz. Başkanımıza ve partiye karşı sorumluluğumuz varsa, birlik olmak zorundayız” ifadelerini kullandı.